YIRTARLARMIŞ, YAKARLARMIŞ
DENİZ FENERİNİ UNUTMA!
SOMA VE ERMENEK MADEN KAZASINI UNUTTURMA!
GEZİ PARKI EYLEMLERİNDE KAYBETTİĞİMİZ 6 ŞEHİDİMİZİ UNUTMA!
17– 25 ARALIK YOLSUZLUK VE RÜŞVET ÇARKINI UNUTTURMA!
KAÇAK SARAYI VE MALİYETİNİ UNUTMA!
PKK İLE MÜZAKERE MASASINA OTURANLARI UNUTTURMA!
VE GÜNDEM DEĞİŞTİRMELERİNE ASLA KANMA!
Milliyet Gazetesi’nden Şebnem Hoşgör, Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu Başkanı AKP’li Hakkı Köylü ile bir söyleşi gerçekleştirmiş. Şebnem Hoşgör’ün yaptığı bu söyleşi Milliyet Gazetesi’nin dünkü sayısında yayınlandı. Doğrusunu söylemek gerekirse ben bu söyleşiyi zevkle okudum. Hatta eğlendim de denilebilir. Çünkü Hakkı Köylü Şebnem Hoşgör’ün sorularına o kadar komik yanıtlar vermiş ki, gülmemek elde değil. Hakkı Köylü bu söyleşiye verdiği yanıtlar ile AKP’li Milletvekillerinin içler acısı halini açıkça ortaya koyuyor. Hakkı Köylü eğer Avrupa Ülkelerinin Meclis Komisyon Üyesi olmuş olsaydı halinin nice olacağını varın siz düşünün.
Şebnem Hoşgör, ‘’Herkes imha işleminin nasıl yapılacağını merak ediyor. Yöntem belli mi ?’’ diye soruyor. Hakkı Köylü ‘de ‘’ Ne yönergesi, kırar gidersin üstüne basarsın bu kadar basit. Kâğıt nasıl imha edilir yırtılır makinede, CD de üstüne bastı mı kırılır. Bir CD’yi imha edemeyecek kadar beceriksiz miyiz? Bu kadar basit. Yırtarız, yakarız. İki tane kâğıdın imhası için bilirkişi mi tayin edeceğiz?’’ diye yanıtlıyor. Bahis konusu olan CD ve kâğıtlar Yolsuzluklara adı karışan AKP’li eski 4 Bakan’ın konuşma kayıtları ile birlikte kayıt altına alınan raporlar. Hakkı Köylü işte bu CD ve raporları yakmaktan, kırmaktan bahsediyor. Söz konusu bu CD ve raporlar ile ilgili daha dün Meclis Araştırma Komisyonunda eski 4 Bakan ile ilgili ertelenen toplantı yapıldı. Yolsuzluklara adı karışan Bakanları Yüce Divan’a göndermeye gerek görmediler ama bunun daha Meclis Genel Kurulu’nda oylaması var. Hakkı Köylü bu oylamayı bile beklemeden CD ve hazırlanan raporları yakmaktan, kırmaktan bahsediyor. Sanki yangından mal kaçırıyor. O derece yani. Belli ki Erdoğan hemen yakın, kırın demiş. O da gereğini yapıyor. Ne denirse, onu yapmak zorunda çünkü başka alternatifi de yok zaten. AKP’nin diğer komisyon üyeleri gibi o da kendi hür iradesi ile karar veremez. Çünkü iradesini seçilmeden önce Erdoğan’a vermiş durumda. Ondan sonra da ‘’Milletin iradesiyiz’’ derler. Kimin iradesi olduklarını bir de Millet anlasa yüreğim yanmayacak.
Meclis Araştırma Komisyonunda ortaya çıkan tablo büyük bir ihtimalle Meclis Genel Kurulunda da tekrarlanacak. Böylelikle iktidar partisi ilk defa adları yolsuzluklara karışan eski 4 Bakan’a koro halinde sahip çıkmış olacaklar. İçlerinden namuslu, dürüst helal ekmek yiyen milletvekilleri yok mudur? Elbette vardır. İşte onlar da Meclis Genel Kurulunda yapılacak oylamada evet veya hayır diyecekler. Ya adları yolsuzluklara karışan Bakanlara arka çıkacaklar, ya da Yüce Divan’a gitmeleri yönünde oy kullanacaklar. Gelecek dönem milletvekili olmayı düşünmeyenler belki bir ihtimal evet diyecek. Ancak bu sayı elle sayılacak kadar az olur. Büyük bir ihtimalle hemen hemen hepsi ‘’Hepimiz Rıza Sarraf’ız diyecekler. Zafer Çağlayan’ız diyecekler. Egemen Bağış’ız diyecekler. Erdoğan Bayraktar’ız, diyecekler. Muammer Güler’iz diyecekler. AKP’li milletvekillerinden farklı bir tutum sergilemeleri de beklenemez zaten. Çünkü onların fıtratlarında bu var.
Bugünlük te bu kadar. Yarın tekrar görüşmek üzere esen kalın.08.01.2015