YENİLMEK İNSANA ZOR GELİR
Cumhuriyet Gazetesi’nden Miyase İlknur, dün eski İstanbul Belediye Başkanı Nurettin Sözen’nin İstanbul Belediye Başkanlığı’nı Erdoğan’a devrederken yaşadığı anı yazmış. Miyase İlknur bu anı üzerinden Erdoğan’ın İstanbul Belediye Başkanlığı’nı Ekrem İmamoğlu’na devrederken aynı asilane demokratik olgunluğu göstermesi gerektiğine değinmiş. Şu an itibarıyla Erdoğan’ın bu tavrı göstermesi zaten beklenemez. Çünkü halen itiraz edilen ilçelerde geçersiz oyların yeniden sayımı devam ediyor. Bu sebeple Miyase İlknur’un beklentisinin gerçekleşip gerçekleşmeyeceği ancak sayımların sonunda belli olacak. Tabi bu arada Ekrem İmamoğlu’da sayımların sonunda Binali Yıldırım’dan en az bir oy fazla alarak İstanbul Belediye Başkanı seçilmesi gerekiyor.
Kesin olmayan sonuçlara göre İstanbul Belediye Başkanı seçilen Ekrem İmamoğlu’da Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan sürece katkı koymasını birkaç defa söyledi. Ekrem İmamoğlu bu konuda Devlet Bahçeli’nin de sürece katkı koymasını istedi. Ancak şu an gördüğüm kadarıyla ne Devlet Bahçeli, ne de Cumhurbaşkanı Erdoğan böyle bir eğilim içinde değil. Çünkü zaten onlar Cumhur İttifakı olarak halen daha itiraz edilen ilçelerde devam eden sayım sonuçlarını takip ediyorlar. Dolayısıyla Ekrem İmamoğlu’nun yapmış olduğu çağrıya ruhen yanıt verecek halde de değiller.
Miyase İlknur’un anlattığına göre eski İstanbul Belediye Başkanı Nurettin Sözen, seçimi kaybetmesinden sonra bürokratları ile bir toplantı yapmış. Nurettin Sözen bu toplantı da şu ifadeleri kullanmış.
“Her birinizden ricam, Dalan’ın bana yaptığını ben ve siz Tayyip Erdoğan’a yapmayacağız. Hiçbir şey olmamış gibi görevinize devam edeceksiniz. Devlette devamlılık esastır. Yeni başkan kadrosunu kuruncaya ve sizi görevden alıncaya kadar işinizi yapacaksınız. O sizi göndermediği sürece hizmetinizi aksatmaksızın sürdüreceksiniz. Yeni gelen kadrolara birikiminizi hiçbir şey saklamaksızın aktaracaksınız. Metronun sinyalizasyon ve elektrifikasyon ihale zarflarını ben açmadım. Yeni başkana açması için verirsiniz. Belediyenin bankadaki paralarının metro ihale bedeli olan 50 milyar dışında çekilmemesi talimatını bankalara bildirdim. Personel sınavını da iptal ettim. O kadroları yeni başkan kullanacak. Kendisine iletirsiniz.”
Günümüzde seçimleri kaybettikten sonra rakibine rahat bir çalışma ortamı bırakarak ve veda ederken bile demokratik bir tavır içinde olan bir Belediye Başkanının olup olmadığını bilemiyorum. Kim bilir, belki de vardır. Ancak beni Nurettin Sözen’in her bir Belediye Başkanında olması gereken tavrı etkiledi. Erdoğan da kendisine gösterilen demokratik tavır üzerine Nurettin Sözen’e teşekkür etmiş. Nurettin Sözen’i kapıya kadar uğurlamış. Evine kendi arabasıyla gitmek istediğinde onu makam arabasıyla göndermiş. Nurettin Sözen’in göstermiş olduğu bu tavır üzerine Erdoğan’dan da böyle davranması beklenirdi. O da o zamanın koşullarında gereğini yapmış.
Ekrem İmamoğlu’ da Yüksek Seçim Kurulu tarafından İstanbul Belediye Başkanı olarak tescillenmesi halinde Erdoğan’dan böyle demokratik bir tavır sergilemesini bekliyor. Ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın böyle bir tavır takınması bugünün koşullarında oldukça zor görünüyor. Hatta Erdoğan’ın böyle bir tavır gösterip göstermeyeceğini yapmış olduğu açıklamalardan da anlayabiliyoruz. Örneğin Erdoğan Ekrem İmamoğlu için’’ Topal Ördek’’ benzetmesi yaptı. Erdoğan bir başka açıklamasında İstanbul’un ilçelerinin partisinin kazanmasından dolayı, Ekrem İmamoğlu’nun Belediye Başkanı olarak göreve başlasa bile sağlıklı çalışamayacağını ima etti. Şimdi böyle bir tavır içinde olan Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan demokratik bir tavır sergilemesi beklenebilir mi? Bu konuda siz ne düşünüyorsunuz bilemem ama ben Ekrem İmamoğlu’nun elinin boşta kalacağını düşünüyorum. Keşke Erdoğan böyle demokratik bir tavır sergilese de toplum olarak rahatlasak.
Yenilmek çok zordur. Hele hele uzun bir dönemdir yönetmekte olduğunuz bir kenti, rakibinize kaptırmak daha da zordur. Bu duyguyu anlayabiliyorum. Ancak öte yandan da seçilerek bir göreve gelmenin de bir süresi vardır. Bu süre bir sonraki seçim sonuna kadardır. Yeni yapılan seçimde tekrar seçilirseniz halinde süreniz yine bir sonraki seçime kadardır. Bu süreç hep böyle devam eder. Seçimi kaybettiğiniz anda göreviniz de tamamlanmış demektir. Seçimlere katılırken bu öngörüye göre hareket ederseniz, seçimleri kaybettiğiniz zaman bu yenilgiyi hazmetmeniz daha kolay olur. Ancak seçildiğiniz koltuktan hiç inmeyecekmiş gibi hareket ederseniz, seçim yenilgisini de kabullenmeniz zor olur.
Seçimleri kaybeden birçok AKP’li Belediye Başkanı şimdi böyle bir ruhsal durum yaşıyor. Hatta bu seçimde birçok ili kaybeden Erdoğan’da bu durumu yaşıyor. Yapmış olduğu açıklamalardan bunu anlayabiliyorum. Oysa Erdoğan Nurettin Sözen’in kendisine göstermiş olduğu demokratik tavrı seçimi kazanan muhalefet partilerinin Belediye Başkanlarına gösterebilmiş olsaydı toplumu yeniden kucaklama şansı elde etmiş olacaktı, Ancak görünen o ki, Cumhurbaşkanı Erdoğan seçim yenilgisini kabul edemediği için toplumu kucaklayabilmesi de mümkün olamayacak. 05.04.2019
SAİT BALCI