TOKİ’DE YOLSUZLUK VAR MI YOK MU ?
Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, TOKİ’ de görev yaptığı dönemde TOKİ’den ihale alan bir şirketin yolsuzluk yaptığını iddiasına ilişkin ‘’ Burada dolandırıcılık, hırsızlık var. Bu benim zaafımdır, bir idareci olarak orada yapılan yanlışlığı görebilmeliydik. Göremedik, bizim gözümüzden kaçtı’’ diyor. Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar yine ‘’ K.C Grup’un TOKİ’yi 60 milyon lira dolandırdığı doğrudur. Bu yolsuzluğu Meclis’te Sayıştay raporlarına dayanarak dile getiren İstanbul Milletvekili Cumhuriyet Halk Partili Aykut Erdoğdu Bey haklıdır. Bu benim zaafım’’ demek zorunda kalıyor. Daha sonra Erdoğan Bayraktar, TOKİ’de yapılan yolsuzlukla ilgili olarak, kendisi hakkında bu konu ile ilgili soruşturma varsa istifaya hazır olduğunu söylüyor. İstifa etmek için illaki Bakanın kendisi hakkında bir soruşturma açılması gerekmiyor ki. Eğer Erdoğan Bayraktar’ın başında bulunduğu bir kurumda yolsuzluk yapılmışsa bunun sorumluluğunu da Erdoğan Bayraktar’ın taşımanız gerekmiyor mu?
Bir taraftan hem başında bulunduğunuz kurumda yolsuzluk olduğunu itiraf edeceksiniz, ama öbür taraftan da koltuğu bırakmayacaksınız. Böyle bir anlayış olabilir mi? O zaman istifa mekanizması ne işe yarayacak? Görevini kötüye kullananlara veya yolsuzluklar karşısında aciz durumda kalanlara herhangi bir yaptırım uygulanmayacaksa o zaman yargı ne işe yarayacak? Suç işleyenler ceza almayacaklarsa adalet nasıl sağlanacak? Adaletin olmadığı yerde huzur nasıl olacak? Tüy bitmemiş yetimin hakkını yedirenler millete nasıl hesap verecekler? Yoksa iktidar milletvekilleri ve Bakanları yargılanamaz diye bir Anayasa Maddesi mi vardır? Hal böyle ise milletin hakkını kim savunacak? Devletin paraları bu soygunculara karşı korunamayacaksa o makamlar niçin vardır? Gelene gidene göz yummak için mi? Gelen giden karşısında aciz kalmak için mi? Çevre ve Şehircilik Bakanı hiç kusura bakmasın ama kendisinin hakkında bir soruşturma açılmaması onu bu sorumluluktan alıkoyamaz. İstifa etmek için illaki kendisinin soygunculuğa karışmış olmak gerekmez. İllaki yolsuzluğa alet olmak gerekmez. Yapılmış olan soygunculuğa önlem alamamışsanız da bu bir istifa nedenidir. Temsil ettiğiniz kurumu koruyamaz hale gelmişseniz mutlaka hukuken istifa mekanizmasını devletin çıkarları adına çalıştırmanız gerekir.
Yürütmenin, yasamanın ve yargının iktidar partisinin tekelinde olduğuna göre Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar hakkında bir soruşturma açılabilir mi? Şimdiye kadar böyle bir örnek var mıdır? Erdoğan Bayraktar hakkında şimdiye kadar bir soruşturma açılmaması elbette çok normaldir. Bu söylem, Erdoğan Bayraktarı kendisinin de itiraf ettiği gibi TOKİ’de meydana gelen yolsuzluk karşısında yetersiz kalmasını aklamaz. Bir an için Erdoğan Bayraktar’ı Cumhuriyet Halk Partisi Milletvekili olduğunu farz edelim. Aynı zamanda Erdoğan Bayraktar’ın fesat karıştırılmış bir ihale hakkında adının çıktığını farz edelim. Böyle bir durum karşısında İktidar Partisi hiç boş durur muydu? Herhalde şimdiye değin anıda bir fezleke çoktan düzenlenmiş olmaz mıydı? Ama yok siz İktidar Partisi Milletvekili veya Bakanı iseniz elbette hakkınızda herhangi bir soruşturma açılmaz. Sizde devleti zarara uğratanlara karşı aciz bir durumda da bıraksanız hiçbir şey olmamış gibi görevinize devam edebilirsiniz. Kısa bir süre sonunda zaten gündem değişeceğine göre yaptıklarınız da yanınıza kar kalır.
Avrupalı Milletler vatanlarına hizmet için ulusal arenada kılı kırk yararlarken maalesef bizimkiler uyguladıkları yanlış dış politikalarla kazanımları yok ediyorlar. Sağlıklı bir dış politika ile memleketi bulunduğu yerden daha yüksek mertebelere çıkartacakları yerde maalesef memleketin varını yoğunu sağa sola peşkeş çekmekle uğraşıyorlar. Sonra da milletin karşısına çıkıp ‘’ak sütten çıkma ak kaşık’’ gibi efelik taslıyorlar. İşte meselenin özü de sözü de bundan ibarettir.10.12.2012
SAİT BALCI
