SUİKASTIN ARKASINDA RUS DÜŞMANLIĞI VAR
Terör evvelki gün yine sahneye çıktı. Hedef bu sefer Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Andrey Karlov’du. Saldırgan katil ise Mevlüt Mert Altuntaş adında bir çevik kuvvet polisi. Bu saldırıdan güvenlik güçlerimizin halen daha terörle bağlantılı olan polislerden temizlenemediklerini anlamış olduk. Terör örgütlerinin yapmış oldukları bombalı eylemler yetmemiş gibi şimdi de güvenlik güçlerimizin içine yuvalanmış polislerin terör estirmeleri söz konusu. Tabi ki sözüm güvenlik güçlerimize yapısına yönelik değil. Ancak şu da bir gerçek ki, güvenlik güçlerimizin içinde halen daha terör estirmeye niyetli olan polislerimizin var olduğudur. Demek ki güvenlik güçlerimizin terörle bağlantılı olanları daha henüz ayıklanamamış. Rusya’nın Ankara Büyükelçisine yapılmış olan bu suikast bu durumu net bir şekilde ortaya koyuyor.
Rusya’nın Ankara Büyükelçisine yapılmış olan bu suikast görsel ve yazılı basında Rus uçağının düşürülmesi ile ilişkilendiriliyor. Ben bu suikastın Rus uçağının düşürülmesinden daha farklı mesajlar içerdiğini düşünüyorum. Rus uçağı ABD ile FETÖ ortak girişimi ile düşürülmüştü. Buradaki asıl amaç, ülkemizin Rusya ile başlamış olan diyaloğunu koparmaktı. Dolayısıyla ülkemizi Avrasya yakınlaşmasından uzak tutmaktı. Suriye’de Rusya ile ortak hareket etmemizi önlemekti. Kısacası Rus uçağının düşürülmesi ülkemizi ABD ve NATO’nun yörüngesinden ayrılmasını önlemekti. Bu konuda ABD istediği başarıya ilk etapta ulaştı. Rusya ile ülkemizin arasını birden bire bozdu. Tabi ki bu duruma Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Başbakan Davutoğlu’da tuz biber ekmişti. Bu nasıl bir hamle ve maharet ise uçağın düşürülmesinin sorumluluğunu alma konusunda da adeta yarışmışlardı. O dönemleri iyi hatırlayın.
Tabi ki Rusya doğal olarak bu uçak düşürme olayına sessiz kalamazdı. Göstermesi gereken tepkiyi de o zaman fazlasıyla gösterdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan uçak düşürüldükten aylar sonra dilediği özrü o gün dilemiş olsaydı, yok yere Rusya ile aramız açılmazdı. Ancak o günün koşullarında Rusya ile ülkemizin arasını bozmak isteyen ABD ile FETÖ’nün planını Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın anlaması mümkün değildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu planı algılayabilmesi için, FETÖ’nün gerçek yüzünü uçağın düşürülmesinden önce görmesi gerekiyordu. Ancak daha düne kadar FETÖ ile iktidarını paylaşan Erdoğan’ın erken uyanması yapısı gereği elbette mümkün olmadı. Dolayısıyla uçak düşürme olayından ötürü Rusya ile kriz yaşanması gerekiyordu. Bu kriz yaşandı da.
Rusya’nın Ankara Büyükelçisinin vurulması ise uçak düşürme olayından daha farklı mesajlar içeriyor. Evet, bu olay da Rusya ile olan güç birliğimizi önlemeye yöneliktir. Ülkemizi Rusya’nın yörüngesinden koparmaktır. Suriye politikasında Rusya yerine ABD ile birlikte hareket ettirmeye yöneliktir. Ancak burada okunması gereken bir mesaj daha var. Rusya’nın Ankara Büyükelçisini vuran saldırgan katil ‘’ Halep’te çocukları öldürdünüz, bunun intikamını alacağız’’ şeklinde açıklamalarda bulundu. Bu mesaj insanın aklına birçok soruyu da beraberinde getiriyor. Bugüne kadar Cumhurbaşkanı Erdoğan ile AKP iktidarı da Rusya’yı Halep’te Suriyeli kadınları ve çocukları öldürdüğü savı ile suçlamışlardı. Şimdi Rusya’nın Ankara Büyükelçisini vuran saldırgan da aynı konuya işaret ediyor. Ve bu konudan dolayı Büyükelçiyi vurduğunu itiraf ediyor. Şimdi burada düşünülmesi gereken çok önemli bir durum var. O da, Rusya ile Suriye’nin Halep’te gerçekleştirdikleri operasyonlara ABD ile birlikte Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da karşı çıktıklarıdır. Yani Cumhurbaşkanı Erdoğan Suriye’de yapmakta olduğu operasyonları Rusya’nın vermiş olduğu destek ile yaparken öte yandan da Rusya’nın Halep’te yapmış olduğu operasyonları desteklemedi. Hatta Erdoğan uluslararası kamuoyunun önünde Rusya’yı Halep’te yapmakta olduğu operasyonlardan dolayı sürekli eleştirdi. Bu durumda Rusya’nın Ankara Büyükelçisine suikast düzenleyen saldırgan ile Erdoğan aynı görüşü paylaşmış oldu. Tabi ki bu görüş birliğinden dolayı bu saldırının arkasında Erdoğan’ın olduğu savı ortaya çıkmaz. Ancak siz Rusya’nın Halep’te yapmakta olduğu operasyonları hemen hemen her gün konuştuğunuz yerlerde eleştirirseniz, Rus yetkilileri de hedef göstermiş olursunuz. Meseleye bu açıdan bakmak gerekir.21.12.2016
