REFERANDUM SÜRECİNDE GÜL VE DAVUTOĞLU
Uzun bir süredir eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve ekibini basından takip ediyorum. Bu ekibin içinde yer alan eski Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun danışmanı Etyen Mahçupyan ve yine eski Başbakan Yardımcısı Bülent Arınc’ın çıkışları gözümden kaçmıyor. Keza Karar Gazetesinin yazarları da aralıklı olarak rejim değişikliği paketine olan itirazlarını alçak sesle dillendiriyorlar. Görünüşe bakılırsa Karar Gazetesi Cumhurbaşkanı Erdoğan ile gemileri yakmış durumda. Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’da bu pakete oy vermeyeceğini söylüyor.
Etyen Mahcupyan uzun bir zamandan beri yazmış olduğu Karar Gazetesinde rejim değişikliği paketine olan itirazlarını dile getiriyor. Karar Gazetesinin Ahmet Davutoğlu’na yakın yazarlar tarafından çıkarıldığını sanıyorum belirtmeme gerek yok. Elif Çakır, Etyen Mahçupyan, Mustafa Karaalioğlu ve Mehmet Ocaktan Davutoğlu’na yakın yazarlardır. Bu yazarlar Davutoğlu Başbakan iken Erdoğan’a yakın gazetelere karşın Davutoğlu’nun sesi kulağı olmak için bu gazeteyi çıkarmaya başlamışlardı. Gazete o günden bugüne kadar da yayın hayatına devam ediyor. Başkanlık tartışmalarının başlamasından bu yana da iktidara karşı seslerini çıkarmaya başladılar. Rejim değişikliği paketini de eleştirmeye başladılar.
Karar Gazetesinin Başkanlık Yasa Tasarısına karşı duruşuna karşı yandaş gazetelerden Güneş Gazetesi geçenlerde bu gazeteyi adeta hedef tahtasına oturtmuştu. Etyen Mahçupyanı da eski Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hırant Dink cinayeti şüphelileri arasında göstermişti. Hırant Dink’in eşi Rakel Dink ise Güneş Gazetesinin bu iddiasını ret etti. Güneş Gazetesi Rakel Dink’in Etyen Mahçupyan’ın aile dostları olduğunu söylemesinden sonra iddialarını devam ettiremedi. Ancak Karar Gazetesi yayın çizgisini değiştirmediği müddetçe daha birçok iftiraya uğrayacağını şimdiden söyleyebilirim. Çünkü bu işin ucunda rejim değişikliği paketi var.
Dün eski Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın rejim değişikliği sistemini eleştiren konuşmasını dinledim. Bülent Arınç sanki muhalefet partisi üyesi gibi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı Anayasa üzerinden sıkı bir şekilde eleştirmiş. Daha önceden Bülent Arınc’ın gemileri yaktığını biliyordum. Ancak Bülent Arınç dün dinlemiş olduğum konuşmasında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı eleştirmekle kalmamış aynı zamanda suçlamada da bulunmuş. Erdoğan Bülent Arınç’a bir yanıt verir mi vermez mi bilemem. Ancak gördüğüm kadarı ile Bülent Arınç rejim değişikliği paketinin referanduma sunulmasından sonra da boş duracağa benzemiyor. Bu değişiklik hakkındaki eleştirilerine de devam edeceğe benziyor.
Abdullah Gül ile Ahmet Davutoğlu ise şimdiye kadar pek sahneye çıkmadılar. Bugünden sonra çıkarlar mı bilemem. Başkanlık Yasa Tasarısına karşı tutumlarını açıkça ifade ederler mi bilemem. Ancak çıkartmış oldukları Karar Gazetesi şimdiden bu Anayasa değişikliğine karşı çok sert olmasa da eleştirilerine devam ediyor. Abdullah Gül ile Ahmet Davutoğlu ise sanırım bu süreç içinde pek konuşmayacaklar. Onlar büyük bir ihtimalle bu süreçte perde arkasında kalmayı yeğleyecekler.02.01.2017