KILIÇDAROĞLU SOL İDEOLOJİYİ NEDEN TEMSİL ETMİYOR?
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde bir kez daha gördük ki, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kılıçdaroğlu sol ideolojiyi temsil etmiyor. Peki, Kılıçdaroğlu hangi ideolojiyi temsil ediyor? Hangi ideolojiyi benimsiyor? Kılıçdaroğlu hiç kuşkusuz Cemaati’n ideolojisini temsil ediyor. Onunla yatıp onunla kalkıyor. Kısacası Cemaat ne derse onu yapıyor. Kendini o derece Cemaate kaptırmış yani. Eğer bugün Cemaat ’in bir oy potansiyeli olmuş olsaydı Başbakan bugüne kadar süregelen işbirliği bir çırpıda söküp atar mıydı? Son yapılan yerel seçimlerde ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde bu durumu çok net bir şekilde gördük. Fakat bu durumu Kılıçdaroğlu’nun anlayabilmesi ve algılayabilmesi oldukça zor görünüyor. Kılıçdaroğlu bu yüzden Başbakan’ın sokağa attıklarını toplayarak iktidara geleceğini zannediyor. Fakat ne hikmetse sol ideolojiye sahip çıkmayı aklının ucundan bile geçiremiyor.
Peki, Kılıçdaroğlu sol ideolojiyi neden benimsemiyor? Neden sol ile birlikte hareket etmiyor? Neden sol koridoru boş bırakıyor? Bu soruya birazdan daha ayrıntılı olarak yanıt vereceğim. Ancak öncelikle siyasetin boşluk kabul etmeyeceğini bilmemiz gerekiyor. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de sol bilerek adaysız bırakıldı. Cumhuriyet Halk Partililerin önüne Ekmeleddin’i sürmek en büyük hatalardan birisiydi. Dolayısıyla boş bırakılan sol koridoru da ister kabul edelim, ister etmeyelim Selahattin Demirtaş doldurdu. Oysaki bu boşluğu Cumhuriyet Halk Partisi doldurmalıydı. Şimdi diyeceksiniz ki, sol bir aday ile Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanamazdık. Peki, şimdi kazandık mı? Hatta Erdoğan daha önce de söylediğim gibi seçimi birinci turda kazandı. Neymiş efendim? Ekmeleddin İhsanoğlu’na AKP’den yüzde 10 oy gelecekmiş. Peki, geldi mi? Hayır. Seçmen aslı varken astarına oy verir mi? Daha halen seçmenin nabzını tutmayı bile öğrenemedik. Şimdi kalkmışız iktidar olmanın hayallerini kuruyoruz.
Peki, Kılıçdaroğlu neden sola yönelmiyor? Gerçek oy kitlesini neden dışlıyor? Bildiği bişey mi var ki, solu bilerek dışlıyor? Hani seçim kazansa yüreğim yanmayacak. Fakat o da yok. Şu an ileriye yönelik de herhangi bir umut bile vadetmiyor. Sadece ‘’seçimin kazananı biziz ‘’ diyerek üzerlerindeki seçim yenilgisini unutturmaya çalışıyor. Bülent Ecevit bile zamanında ‘’ortanın solundayız’’ dememiş miydi? Bu söylem Cumhuriyet Halk Partisini iktidara taşımamış mıydı? Geçmiş dönemlerde bile sol söylemler ile seçim kazanılmış ise bugün soldan kaçış neden? Varoşlardan kaçış neden? Halktan kaçış neden? Emin olun ki halk, Cumhuriyet Halk Partisini Cemaatler ile işbirliği yapmasını istemiyor. Bugünkü seçmen tabakası, Cumhuriyet Halk partisinin kendi öz benliğine dönmesini istiyor. Söylemleri
İle eylemlerinin birbiri ile örtüşmesini istiyor. Fakat bu istek şu an Cumhuriyet Halk Partisinin tavanında yer bulmuş değil. Kurultay Delegeleri ve Milletvekilleri bile mevcut bu yapıdan kendilerini kurtarabilmiş değiller. İradelerini ortaya koyabilmiş değiller. Korkuyorlar. Kurultay Delegeleri ile Milletvekilleri, Kılıçdaroğlu’nun kendilerini bir daha aday göstermeyebileceğinden dolayı da var güçleri ile Kılıçdaroğlu’nu destekliyorlar. Oysaki Cumhuriyet Halk Partisinin tabanı değişim istiyor.
Artık sadede geliyorum. Kılıçdaroğlu neden sol ideolojiye sahip çıkmıyor demiştim. Kılıçdaroğlu sol ideolojiye sahip çıkmıyor çünkü iktidarı sağ seçmen tabakası ile yakalayacağına inanıyor. AKP’den kopacak oy kitlesi ile iktidara geleceğini düşünüyor. Cemaati’n desteği ile iktidarı yakalayacağını sanıyor. Kılıçdaroğlu bu yüzden de iktidarı yanlış cephelerde arıyor. Oysaki beklenen iktidar gücü varoluşlarda saklı. Halkın içine giremeden iktidar olamazsınız. Öyle yukarıdan popüler isimleri de aday yapsanız bugünkü koşullarda yine iktidar olamazsınız. Geçmişte Bülent Ecevit, güçlü AP iktidarında bile halkın umudu olabilmişti. Halkı heyecanlandırabilmişti. Ecevit’in halkta karşılığı vardı. Eylem ve söylemleri birbiri ile örtüşüyordu. Ecevit Sağa sola yalpalamadan da sol ideolojiye sahip çıkarak iktidar gelmesini bilmişti. Kılıçdaroğlu’nun halkta bile henüz karşılığı yok. Kılıçdaroğlu halen daha yanlış yollarda iktidarı arıyor. Kendi öz seçmeninin oyunu bile henüz cebine koyabilmiş değil. Kendi öz seçmenini bile inandırabilmiş değil. Bugün Kılıçdaroğlu’na destek veren Milletvekilleri ve Kurultay Delegeleri, Cumhuriyet Halk Partisinin iktidarından çok kendi gelecekleri ile ilgileniyorlar. Parti Meclisinde nasıl yer edinebilirim diye düşünüyorlar. Gelecek sene yapılacak olan Milletvekili Genel Seçimlerinde partinin adaylığını nasıl garantiye alırım diye düşünüyorlar. Sırf bu yüzden Kılıçdaroğlu’nu destekliyorlar. Bugün bu Kurultay Delegeleri ile Milletvekilleri, Kılıçdaroğlu’nun bir an için tökezlediğini görseler soluğu anında Muharrem İnce’nin yanında alırlar. Ne dersiniz? Yanılıyor muyum? 26.08.2014
SAİT BALCI