İZİN İSTEDİLER, VERDİNİZ Mİ?
Polis, Cumhuriyet Tarihinin en büyük yolsuzluk ve rüşvet operasyona imza attı. Siyasi iktidar da halefi olan Cemaate karşı operasyon yaptı. Bunun adına çapraz operasyon da diyebiliriz. İktidarın yaptığına daha çok saptırma operasyon desek daha doğru olur. Polisler aylar öncesinde İranlı işadamı Reza Zarrab’ı teknik takibe almışlar. İranlı işadamının Devletin Bakanlarının çocukları ile olan ilişkilerini tespit etmişler. Halk Bankası Genel Müdürüne verilen rüşveti kayda almışlar. Reza Zarrab’ın Bakan ile yaptığı telefon görüşmelerini kayda almışlar. Bakanların çocuklarına verilen rüşvetleri teknik takibe almışlar ve bunun üzerine operasyon için düğmeye basmışlar. Bu gelişmeler üzerine ne acıdır ki, Bakanlar istifa edecekleri yerde daha meydan okuyorlar. Cumhuriyet Tarihinde böylesine pişkinlik ne işitildi ne de görüldü. Hele hele İçişleri Bakanı Muammer Güler, Reza Zerrab ile yapmış olduğu telefon görüşmesi basına sızmış olmasına rağmen sanki görüşmeler kendine ait değilmiş gibi valiliklere talimat verebiliyor. AB’den sorumlu Devlet Bakanı Egemen Bağış’ta, bütçe görüşmelerin yapıldığı Mecliste büyük bir pişkinlikle ‘’alnının açık başının dik ‘’ olduğunu söyleyebiliyor. Ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Zafer Çağlayan da ‘’bu soruşturmadan hiçbir şey çıkmaz’ ’diyebiliyor. Bakanların bu kadar vurdumduymaz olabileceklerini açıkçası tahmin etmemiştim. Umarım, tüm bu olup bitenlerden sonra hala bu milletin kendilerine inanacaklarını düşünmüyorlardır.
Başbakan’da sanki yolsuzluk ve rüşvet iddiaları iktidarını sarmamış gibi operasyonu yapan polisleri suçluyor. Neymiş efendim? Düzenlenen operasyondan amirler haber edilmemiş. Operasyonun zamanlaması manidarmış. Operasyonu devleti çökertmek isteyen çeteler yapıyormuş. Ülkesine ameliyat yaptırmazmış. Memleketi soyup soğana çevirmek suç değil ama yolsuzluk yapanları yakalamak suç olmuş ta haberimiz yokmuş. Bu nasıl bir anlayıştır ben anlamadım gitti. Peki, o zaman adı yolsuzluğa karışan Bakan çocukları suçsuz ise operasyonu yapan Emniyet şube amirleri neden görevden alındı? Emniyet müdürlerini neden değiştirildi? Soruşturmayı yürüten savcının yanına neden iki savcı daha atandı? Eğer bu operasyon komplo ise yarından sonra gerçekler zaten ortaya çıkmayacak mı? O zaman akla kara ortaya çıkmayacak mı?
Hani yargı bağımsızdı? Yargıya müdahale etmek olmazdı? Yargıya güvenmek lazımdı? Şimdi ne oldu? Yargıya işimize geldiği zaman güveneceğiz amma velakin işimize gelmediği zaman güvenmeyeceğiz öyle mi? Böyle bir hukuk anlayışı olabilir mi? Nerde kaldı devlet adamlığı? Devlet Adamının görüşü duruma göre değişir mi? Bu operasyonları yapan da memleketin polisi değil mi? Onları göreve getiren de siz değil misiniz? Ergenekon ve Balyoz operasyonlarını da yapan bu polisler değil mi? Soruşturmayı yürüten yine aynı savcı Zekeriya Öz değil mi? Ergenekon ve Balyoz operasyonlarını yapmak iyiydi de yolsuzlukları ortaya çıkarmak mı suç oldu? Hadi şimdi ortada yolsuzluk yok deyin! Bakanların İranlı işadamı ile özel görüşmeleri yok deyin! Kolaylık sağlanmadı deyin! Halk Bankası Genel Müdürünün evinde ayakkabı içinde para bulunmadı deyin! İçişleri Bakanı Muammer Güler’in oğlunun evinde para kasası bulunmadı deyin? Bu iddialar asılsızdır deyin! Diyebiliyor musunuz?
Başbakan’da tutturmuş bu operasyondan amirler neden haberdar edilmiyor diye. Sanki haberdar edilmiş olsa Muammer Güler izin mi verecekti? Geçmişte böyle bir örneği var mı? Peki, izin istediler de verdiniz mi? Milli İstihbarat Teşkilatının müsteşarını sorgulamak için izin istememişler miydi? Peki, siz ne yaptınız? İstenilen izni verdiniz mi? Bu örnek ortada dururken polis, memleketin ahde vefası yerine sizi düşünmeyecekti herhalde. Daha bu operasyon karşısında polise ve savcıya yardımcı olmak varken köstek olmak hangi mantığa sığar? Seçilmişlerin görevi devletin namusunu korumak mı yoksa yolsuzluklara destek olmak mıdır?
Halk Bankası Genel Müdürü de ayakkabı içeresinden çıkan paraların İmam Hatip okulları için toplanan bağışlar olduğunu söylemiş. Helal olsun Halk Bankası Genel Müdürüne. Siyaset yapmayı da öğrenmiş ya pes doğrusu. İmam Hatipler yer altı örgütü de o yüzden mi bağış paraları evde saklanıyor? Yoksa Genel Müdürün evi Halk Bakasından daha mı güvenli? Eğer öyle ise vatandaşlara söyleyelim de paralarını bankaya yatıracaklarına Halk Bankası Genel Müdürüne versinler.23.12.2013
SAİT BALCI
