AÇILIM YASASI AYM’YE GİDER Mİ?
Cumhuriyet Halk Partisi Eskişehir Milletvekili Prof. Dr. Süheyl Batum kamuoyunda ‘’PKK Yasası’’ olarak da bilinen Açılım Yasasının iptali için Anayasa Mahkemesine gidecek başvuru metnini hazırlayıp Cumhuriyet Halk Partisi Grup Başkan vekilliğine ilk imzayı atarak teslim etmiş. İlgili Yasanın, Türkiye Büyük Millet Meclisinde kabul edilmesinin ardından da Anayasa Mahkemesine götürülmesi gündeme gelmiş ancak gerekli olan 110 imzanın toplanamamasından dolayı gündemden düşmüştü. O dönemleri hatırlayacak olursak, ilgili yasayı AKP gündeme getirmiş ve HDP ‘nin oyları ve Cumhuriyet Halk Partisinin sessiz kalmasıyla Mecliste kabul edilmişti. Milliyetçi Hareket Partisi ise ret oyu kullanmıştı. Dolayısıyla ilgili yasa Cumhuriyet Halk Partisinin aldığı grup kararı ile Meclisten geçmişti.
PKK’nın yasalaşmasını sağlayan bu paketin iptali şimdi tekrar gündeme gelmiş durumda. Meclisteki siyasi dengelere baktığımız zaman ortada pek değişen bir durumun olmadığı görünüyor. Milliyetçi Hareket Partililerin ilgili yasanın iptali için hazırlanan metni imzalayacaklarını umuyorum. Bu konuda Özcan Yeniçeri’nin açıklamaları da var. İlgili yasanın Anayasa Mahkemesine gidebilmesi için ise ülkenin birliği ve bütünlüğünden yana olan Cumhuriyet Halk Partililerin imzasına ihtiyaç var. Öteden beri bu yasa tasarısına karşı olan Milletvekilleri zaten bu metne imza koyacaklardır. Ancak Kemal Kılıçdaroğlu’na sıkı sıkıya bağlı olan Milletvekillerinin ise metni imzalayacaklarından şüpheliyim. Çünkü Kemal Kılıçdaroğlu’da zaten bu açılım politikasını destekliyor. Yani PKK’nın yasalaşmasından yana tavır alıyor. PKK’nın yeni statü elde etmesinden yana görünüyor. Bu düşünce yapısı içinde hareket eden Kılıçdaroğlu’ndan ‘’Açılım Paketinin’’ Anayasa Mahkemesine gönderilmesi için adım atmasını beklemek iyimserlik olur. İktidar Partisi içinde ise üç dönem kuralına takılacak olan Milletvekillerinden belki bir kaç tanesi imza koyabilir. Ancak bugünkü koşullarda bu yasa paketine Anayasa Mahkemesi yolculuğu görünmüyor.
Başbakan Erdoğan aslında bu paketi sırf Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Kürt oylarını alabilmek umuduyla çıkarmıştı. Yani Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci tura kalması durumunda bu yasa paketine sarılarak Kürt seçmenlerinden oy talebinde bulunacaktı. Yani Öcalan’ın isteklerine yanıt verebilmek için bu adımı atmıştı. Fakat Erdoğan Cumhurbaşkanlığı seçimlerini birinci turda kazanınca bu paket ikinci planda kaldı. Yani şu anda, Cumhurbaşkanı seçilen Erdoğan rahatlamış durumda. Bu yüzden de Erdoğan, Meclisten geçen bu açılım paketi ile ilgili adımları her zaman uyguladığı siyaset taktik gereği ağırdan alacak. Kendini uzun süre ağırdan satacak. Peki, ne zamana kadar? Ben gelecek sene yapılacak olan Milletvekili seçimlerine kadar diyorum. Zaten çok fazla bir zaman da kalmadı. Erdoğan’ın asıl hedefi de zaten 2015 yılı Genel Seçimlerinden daha fazla Milletvekili sayısına ulaşmak istediği her halinden belli oluyor. Yani Erdoğan, Milletvekili Genel Seçimlerinden tek başına yasaları değiştirecek derecede Milletvekili sayısına ulaşmak istiyor. Bunun gereği olarak da seçimler öncesi pazarlık için bugün Meclisten geçen yasa paketi Erdoğan’ın kurtarıcısı olacak. Çünkü Erdoğan tüm pazarlıklarını bu paket üzerinden yapacak.
Peki, Erdoğan bu hedefine ulaşabilir mi? Şimdilik orası belli değil. Eğer Erdoğan Cumhurbaşkanlığı seçimlerini kaybetmiş olsaydı güçlü bir şekilde partisinin başında seçimlere girerdi. Fakat şimdi durumlar biraz farklı. Başbakan olmasına kesin gözle bakılan Davutoğlu hiç bir zaman Erdoğan gibi siyaset yapamaz. Dolayısıyla Erdoğan’ın 2015 hedefleri sekteye uğrayabilir. Seçimlerden eskisi kadar güçlü çıkamayabilir. Dolayısıyla da tek başına Anayasası değiştirecek sayıya ulaşamayabilir. Başkanlık hayalleri de bir başka bahara kalabilir. Fakat Erdoğan 2015 seçimlerinden daha fazla Milletvekili çıkarabilmek için ‘’Dar Bölge Seçim Sistemi’’ de dahil elinden gelen bütün kozlarını oynayacak.
Peki, Erdoğan bu paketi seçim kozu olarak kullanırken Kılıçdaroğlu hangi amaçlar doğrultusunda bu paketin yasalaşmasına ses çıkarmadı? Şu anki koşullar dahilinde iktidara bile yaklaşamayan Kılıçdaroğlu hangi akla hizmet için bu paketin Meclisten geçmesine ses çıkarmadı? Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde olduğu gibi yine birileri o zaman Kılıçdaroğlu’nun kulağına bu paketin yasalaşmasına engel olmama yönünde telkinde bulunmuş olmalılar. Yoksa Kılıçdaroğlu bu paketi Erdoğan gibi kullanması da mümkün görünmüyor. Erdoğan kadar Kürt seçmenlere de yakın değil. Dolayısıyla Kılıçdaroğlu her hâlükârda bu paketi Erdoğan için Meclisten geçirmiş oluyor. Yani Erdoğan’ın pazarlık gücüne katkı sunmuş oluyor. Zaten Erdoğan ‘’Böyle muhalefet liderine can kurban’’ diye boşuna söylemiyor.
Peki, Kılıçdaroğlu bu durumu algılayabilmiş midir? Bu paketin Kürt halkından ve kendi partisinden çok Erdoğan’ın çıkarlarına hizmet edeceğini hiç düşünmüş müdür? Hiç sanmam. Kılıçdaroğlu her şeye rağmen yine de bu paketin arkasında durmaya devam edecek. Atalarımız ‘’Görünen köy kılavuz istemez’ ’demişler. Yani Kılıçdaroğlu, Avrupalı dostlarının yüzünü kara çıkarmayacak. Dolayısıyla bu koşullarda ‘’Açılım Paketi’’ Anayasa Mahkemesinin yüzünü göremeyecek. Cumhuriyet Halk Partisi Eskişehir Milletvekili Süheyl Batum’un çabaları da her zamanki gibi boşa gidecek. Benim şimdilik gördüğüm durum bu. Yarın tekrar görüşmek üzere şimdilik esen kalın. 27.08.2014
SAİT BALCI