Academıa

BİDEN NETANYAHU’YU DURDURAMAZ

Gazze’de İsrail katliamı hız kesmeden devam ederken Birleşmiş Milletler Örgütü ve ABD Başkanı Biden ’in bütün çabalarına rağmen Netanyahu ateşkesi, esir takasını ve Gazze’yi boşaltmayı kabul etmiyor. Çünkü Netanyahu Filistinlileri Gazze’den çıkarmak istiyor. Esasen Netanyahu Hamas’ın başlattığı El Aksa Tufanı harekâtını bir fırsat olarak gördü. Dolayısıyla bu fırsatı sonuna kadar kullanmakta kararlı görünüyor.

İsrail Başbakanı Netanyahu bugüne kadar hiçbir zaman barış taraflısı olmadı. Çünkü Netanyahu ilk etapta Gazze, sonraki hedefinde ise Batı Şeria var. Dolayısıyla Netanyahu Filistin’in tamamını İsrail topraklarına katmanın hesabını yapıyor. Ancak ortada ABD ve Birleşmiş Milletler Örgütü’nün benimsediği iki devletli çözüm planı var. Öte yandan Filistin Devletini en son Norveç, İrlanda, İspanya ve Ermenistan da tanıdı. Netanyahu bu gelişmeleri bile kayda değer görmedi. Çünkü Yahudi toplumunun tüm devletler üzerinde etkili olduğunu düşünüyor. Bu düşüncesi kısmen de doğrudur. Çünkü İsrail’in özellikle ABD ve İngiltere üzerinde yoğun seçmen lobisi var. ABD ve İngiltere seçimlerinde de bu lobiler oldukça etkili oluyor. Netanyahu’nun güvendiği dağlardan birisi budur.

ABD Başkanı Biden her şeye rağmen Netanyahu’yu Arap Devletleri ile ikili ilişkileri sürdürme pahasına bugüne kadar çok çaba sarf etti. Bir yandan Netanyahu’nun yanında yer alırken ve İsrail’e kesintisiz silah yardımı yaparken diğer taraftan da Arap devletleri ile ikili ilişkilerini sıcak tutmaya gayret etti. Esasen Biden İsrail’in Gazze’de yapmakta olduğu katliamları kabul etmiyor. Ancak öte yandan da İsrail’e yardım etme zorunluluğu var. Bu zorunluluk Biden’i hiç istemediği kadar yoruyor.

Biden elbette İsrail ile Hamas arasında devam etmekte olan savaş konusunda hiç tartışmasız İsrail’in yanındadır. İsrail’in Hamas’ı çökertme planına olağanüstü destek veriyor. Birleşmiş Milletler Örgütü’nün bütün itirazlarına rağmen İsrail’i her koşulda destekliyor. Ancak Biden’in de kırmızı çizgisi var. Biden’in kırmızı çizgisi Gazze’de yaşayan Filistin halkıdır. Biden Netanyahu’nun Hamas’ı çökertme planına tam destek verirken Filistin halkının katledilmesini istemiyor. Çünkü Gazze’de yaşayan Filistin halkı Arap devletlerinin de kırmızı çizgileridir. Arap devletlerini kontrol altında tutmanın bir koşulu Filistin halkına yaşam hakkı ve devlet statüsü verilmesidir. Yoksa özellikle Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Katar İsrail ile barışık kalamaz. Bu devletler bağımsız Filistin Devleti şartıyla bugüne kadar İsrail’i kabul ettiler. Ancak sonuçta Filistin diye bir devlet olmayacaksa bu devletlerin İsrail’e hoşgörüsü de olmaz. Netanyahu’nun anlamadığı tek konu tam da budur. Ancak Netanyahu’nun kafasında bir B planı var.

Netanyahu’nun B planı yaklaşan ABD seçimlerini Donald Trump’ın kazanma olasılığıdır. Esasen Netanyahu Trump’ı destekliyor. Çünkü Trump Biden’e oranla Netanyahu’yu daha fazla destekliyor. Trump 6 Aralık 2017’de Kudüs’ü “İsrail’in başkenti” olarak tanıdı ve ülkesinin Tel Aviv’deki büyükelçiliğini Kudüs’e taşıdı. Trump yeniden ABD başkanı seçilirse İsrail adına yeni adımlar atabilir. Netanyahu bu sebeplerle olası Trump döneminde daha fazla hak elde edeceği varsayımıyla Biden’i fazla dikkate almıyor. Öte yandan Trump’ın bağımsız Filistin Devletini geciktirebileceği de göz önüne alınırsa Netanyahu’nun Biden’i dinlememesi gayet normaldir. Ancak madalyonun bir de öteki yanı var. O da Biden’in tekrar seçilme olasılığıdır. Netanyahu ancak ve ancak Biden’in ikinci kez seçilmesi durumunda Birleşmiş Milletler Örgütü’nü ve uluslararası toplumu tüm ümitlerini kaybettiği anda dinlemek zorunda kalır. Ancak o zamana kadar Gazze’de katliama devam edecektir.

Şurası bir gerçek ki, Netanyahu ABD seçimlerine kadar asla hiç durmayacak. Uluslararası Adalet Divanında açılan davaya rağmen durmayacak. Uluslararası toplumun tepkisine rağmen durmayacak. İsrail’de yapılan toplu gösterilere rağmen durmayacak. Gazze’de yapılan bunca katliamdan sonra zaten hiç durmayacak. Hakkında Uluslararası Adalet Divanında açılmış bir dava var. Bu dava sebebi ile hakkında tutuklama kararı var. Ülkesinde yolsuzlukla ilgili dava var. Esasen Netanyahu durduğu anda kaybetmeye başlayacak. Bu sebeple kaybetmemek için devam etmek zorunda olduğunu hissediyor. Ancak devam ettikçe daha fazla kaybediyor.

Öyle ya da böyle Netanyahu bir gün tamamen kaybedecek. Uluslararası Adalet Divanında ABD’nin yardımı ile kaybetmese bile ülkesinde kaybedecek. 7 Ekim 2023’ten beri Hamas’ın El Aksa Tufanı Operasyonunda İsraillilerin güvenliğini almadığı için kaybedecek. O günden bu yana Hamas’ın elinde bulunan İsrailli esirlerden dolayı kaybedecek. Hakkında açılan yolsuzluk davalarından dolayı kaybedecek. Evet, Netanyahu bir gün topyekûn kaybedecek ve İsrail’de yargılanacak. Ancak Netanyahu o gün gelene kadar Gazze’de katliamlara devam edecek. Anlamadığı tek şey ise neden durmak zorunda olduğudur.

Birleşmiş Milletler Örgütü 1947 tarihinde Filistin’in Arap ve Yahudi devletleri olarak bölünmesini ve Kudüs’ün uluslararası yönetimini öngören planını benimsedi. Söz konusu plan her ne kadar Filistin ve İsrail tarafından kabul edilmemişse de sonuçta Birleşmiş Milletler Örgütü’nün ortaya attığı bir plan var. Ve bu planı destekleyen devletler var. İsrail ve Filistin halkı bu topraklarda yaşamaya devam ettiği sürece iki devletli çözüm kaçınılmazdır. Bu durumu bugün İsrail’i ve Filistin’i yönetenler kabul etmeseler de bu iki toplumun başka gidecekleri yer yok.

İsrail ve Filistin halkı bugüne kadar savaştan başka bir şey görmediler. Dolayısıyla bu iki halkın ileri uçları her ne kadar Filistin topraklarını paylaşmak istemeseler de toplumun geri kalanlarının savaşın daha fazla devam etmesini istemediklerini anlamak için alim filan olamaya gerek yok. Bugün Gazze’de yaşamlarını sürdürmeye çalışan halkın yaşamak için gıda yardımı ve güvenliklerinin sağlanmasından başka istedikleri bir durumun olduğunu sanmıyorum. Ayrıca İsrailliler savaşın şiddetlenmesinden itibaren kendi ülkelerinin Başbakanı Netanyahu’nun istifa etmesini istiyorlar. İsrailliler Gazze’de Filistinlilerin yaşam haklarının olmadığını düşünmüş olsalardı Netanyahu’nun Filistinlileri Gazze’den çıkartma politikasını protesto etmezlerdi.

İsrail yönetenler ve Gazze’ye hâkim olan Hamas Örgütü bir gün kendi halklarının isteklerine boyun eğmek zorunda kalacaklar. Çünkü bu gidiş ne İsrail’e ne de Filistin’e barış getirir. Aksine bu gidiş her iki toplumda yaşanan çatışmalardan dolayı daha fazla insan kaybına neden olur. Sonuçta yaşamlarını kaybedenleri bir daha geri getirmek asla mümkün olmayacak. Geriye ise kala kala koskoca bir hüzün kalacak. Acı olan ise yaşanmakta olan bu hüznü bugün hiç devletin durduramayacak olmasıdır. Çünkü İsrail üzerinde etki yapacak bir devlet yok. Hamas üzerinde etkili olacak bir Arap devleti yok. 26.06.2024

https://www.academia.edu/121522901/BIDEN_NETANYAHU_YU_DURDURAMAZ

Paylaş

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Menu Title