ERDOĞAN BAHÇELİ’YE MECBUR
Siyasetin günlük olarak değiştiği bir dönemden geçiyoruz. Eskiden siyasi gelişmeler uzun vadeli olurdu. Şimdi ise günlük olarak değişiyor. Bir gün önce kaka olan ertesi gün baş tacı olabiliyor. Anlayacağınız, siyaset bu derece baş döndürüyor. Bunun baş sorumlusu da iktidar partisidir. On altı yıldır tek başlarına iktidar olmaları onlara siyaseti günlük değiştirme olanağı sağladı. Şimdi 2000’li yıllarda olsaydık bu derece rahat olamazlardı.
AKP Genel Başkanı Erdoğan aslında yaklaşan yerel seçimlere ittifaksız girmek istiyordu. Çünkü artık MHP ile ipleri koparmanın zamanı gelmişti. Bunun ilk aşamasına da yerel seçimler ile başlamak istiyordu. Ancak evdeki hesap çarşıya uymadı. Yapılan anketler özellikle büyük şehirlerin MHP’siz alınamayacağını gösterince çareyi yine ittifakı devam ettirmekte buldu. Ne de olsa zaten araları fazla soğumamıştı. Birkaç karşıt söylemler olmuştu ama sonuçta Cumhur ittifakı bitmemişti. Sadece yerel seçimlere ittifaksız girmeyi kararlaştırmışlardı. Bu nedenle tekrar bir araya gelmek ve yerel seçimlerde ittifakı devam ettirmek zor olmazdı. Şimdi bu aşamadayız. Yarından sonra yeni bir gelişme daha olursa da şaşırmayalım. Ne de olsa siyasetin günlük değiştiği dönemden geçiyoruz.
Yerel seçimlere ittifaksız girmenin hesabının yapıldığı günlerde Andımız konusu gündeme gelmiş ve bu konuya MHP’nin sert tepki vereceği hesaplanarak bir adım atılmıştı. Zira yine Bahçeli’nin Alaaddin Çakıcı için istediği af konusuna milletin tepki göstereceği savı ile sıcak bakılmayarak ittifakın bir nevi sonlandırılması planlanmıştı. MHP’nin oyları bu süreçte Doğu ve Güney Doğu Anadolu Bölgesinden alınacak oylar ile telafi edilmesi öngörülmüştü. Kayyum atanan illeri Cumhur ittifakı ile kazanmak zor olabilirdi. Bu öngörüler iktidar partisine MHP ile ipleri koparma noktasına getirmişti. Ancak son gelişmeler büyük şehirlerin MHP’siz alınamayacağını gösterince gerisin geriye adım atılmak zorunda kalındı.
Yapılan anketler de oy kaybı görünmemiş olsaydı, iktidar partisi hiç kuşkusuz yerel seçimlere ittifaksız girecekti. Sonrasında belki erken seçimler tekrar gündeme gelecekti. Çünkü iktidar partisi artık yola MHP ile devam etmek istemiyor. Meclis’te MHP’ye olan ihtiyaçtan da sıkıldılar. Eskiden olduğu gibi her şeye kendileri karar vermek istiyorlar. Yani Meclis çoğunluğunun salt kendilerinde olmasını istiyorlar. Bu şekilde bir nevi topal ördek konumundalar. MHP’siz ise istedikleri konumları çıkaramıyorlar. Her koşulda MHP’nin desteğine muhtaçlar. Buna karşılık MHP’nin de Meclis’ten geçirmek istediği kanunlar var. Bunlardan en önemlisi de Alaadin çakıcı konusudur. Bahçeli kendisinden istenen her destek öncesi bu konuyu dillendiriyor. Hatta bu konu da muhataplarına güvence veriyor. Bu durum ise AKP Genel Başkanı’nın hoşuna gitmiyor. MHP ile ipleri koparmanın başında gelen en önemli konulardan birisi de budur.
Cumhur ittifakını bitirilmek istenmesinin arkasında daha başka sebepler de var. Bu sebeplerin en önemlisi de MHP ile çizilen yol haritasının sonuna gelinmesidir. Daha da doğrusu MHP’nin miadının dolmasıdır. Yani AKP’nin yeni yol haritasında MHP’nin öngördüğü politikalar yok. Bu durum Andımız konusunda ortaya çıktı. Bahçeli’de aslında Cumhur İttifakın da sona gelindiğini biliyor ancak ittifakı uzatarak AKP’yi bir başka siyasi partiye kaptırmak istemiyor. İstanbul ile Ankara’nın MHP’siz alınamama konusu da Bahçeli’nin elini güçlendiriyor.
Gelinen durum itibarıyla, Meclis çoğunluğu ve İstanbul ile Ankara’nın MHP’siz alınamayacağı öngörüsü AKP Genel Başkanı Erdoğan’ı Bahçeli’ye mecbur etti.26.11.2018