PKK SİLAH BIRAKMAM DEMEDİ Mİ?
UĞUR MUMCU’YU VE DEVRİM ŞEHİTLERİNİ UNUTMA!
DENİZ FENERİNİ UNUTTURMA!
SOMA VE ERMENEK MADEN KAZALARINI UNUTMA!
GEZİ PARKI EYLEMLERİNDE KAYBETTİĞİMİZ 6 ŞEHİDİMİZİ UNUTTURMA!
17– 25 ARALIK YOLSUZLUK VE RÜŞVET ÇARKINI UNUTMA!
KAÇAK SARAYI VE MALİYETİNİ UNUTTURMA!
PKK İLE MÜZAKERE MASASINA OTURANLARI UNUTMA!
VE GÜNDEM DEĞİŞTİRMELERİNE ASLA KANMA!
Değerli Okurlar, Cumartesi günü öğle saatlerinde tarihi bir gün yaşadık. Hatırlarsanız geçen Çarşamba günü de tarihi bir gün yaşamıştık. O tarihi günü Beşiktaş yaşatmıştı. Beşiktaş futbol takımı Avrupa devi Liverpool’u eleyerek Avrupa kupalarında tur atlamıştı. Biz de Beşiktaşlısı, Fenerbahçelisi ve Galatasaraylısı olarak bu ortak sevinci doyasıya yaşamıştık. Ancak Cumartesi günü yaşadığımız tarihi gün Beşiktaş’ın Avrupa zaferinden farklı. Bu tarihi günü ise bize İmralı yaşattı. Biliyorsunuz İmralı’ya terörist denilemiyor. Çünkü o barışın mimarı. Açılım sürecinin vazgeçilmez unsuru. Bu yüzden ona terörist demek haksızlık olur. Ben de bu yüzden genellikle yazılarımda ona İmralı diye hitap ediyorum. Bu yüzden bu tarihi günü bize yaşatan açılım sürecinin baş aktörü İmralı’ya teşekkür ediyorum. Çünkü cumartesi günü tarihi bir adım atarak yine gönülleri fevt etti.
Doğrusunu söylemek gerekirse bu tarihi günün yaşanacağı ortak basın açıklamasını da uzun zamandır bekliyorduk. Ha şimdi açıklayacaklar, de şimdi açıklayacaklar diye nefeslerimizi tutmuştuk. Zaman geçtikçe de ümitlerimizi kaybetme noktasına gelmiştik ki, çok şükür beklenen açıklama nihayet cumartesi günü yapıldı. Böylelikle derin bir of çektik. Rahatladık. Neyse ki beklenen açıklama yapıldı. Demek ki kısmet cumartesi gününeymiş. Artık bundan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Her şey güllük gülistanlık olacak. Sokaklarda halaylar çekilecek. Böylelikle barış ortamı içinde seçimlere gidilecek. Sandıklardan yine demokrasi çıkacak. Bu barış ortamını sağlayan AKP ile HDP’de her zamanki gibi Meclisteki yerlerini koruyacaklar. Sonrasında da ileri demokrasinin gereği olarak Başkanlık sürecine geçilecek.
Sizleri bilmem ama yaşanan bu tarihi günü ben böyle yorumluyorum. Çünkü açıklanan bu ortak metini daha önce de çok gördük. Nedense bu açıklamalar hep bir seçim öncesine denk geliyor. Tesadüfün bu kadarına da pes diyorum. İşte yine öyle oldu. Yaşadığımız bu tarihi gün seçimlere yaklaşık olarak 3 ay gibi bir süre kala geldi. Ancak ortada yine bir sorun var. Silahların bırakılması ile ilgili yapılan çağrıya Kandil yine olumsuz yanıt verdi. Silahların bırakılması için yine ön şartlar ileri sürdü. Biliyorsunuz bu işin bir de Kandil yanı var. İmralı’nın çağrı yapması ile iş bitmiyor. Son sözü Kandil söylüyor. Aslında son sözü İmralı söylemesi gerekirken tam tersi olarak Kandil söylüyor. Biliyorsunuz Kandil daha geçenlerde ‘’PKK silah bırakmaz’’ diye açıklama yapmıştı. Daha evvel silah bırakmayacağını açıklayan Kandil’in bu sefer de silahları bırakmayacağı gün gibi ortada. Bu durumu ortak basın açıklamasını yapan hükümet ve HDP heyeti de iyi biliyor. Fakat seçim sürecine girdiğimiz bugünlerde çatışmasızlık ortamı her ikisinin de işine geliyor. Barışı sağlıyoruz bahanesi ile yine oyları garanti altına alıyorlar. Ortada dönen dolapları anlamakta zorluk çeken seçmen kitlesi böylelikle yine tuzağa düşürülmüş oluyor. Yani anlayacağınız AKP’nin tekrar iktidar hesapları yaptığı ve HDP’nin de her zamanki gibi yine tekrar Meclis’te yerini alacağı seçim sürecine bu ortak basın açıklaması ile girmiş bulunmaktayız. Ben şimdiden her iki tarafı da toplumu uyutmakta gösterdikleri yoğun çabadan dolayı kutluyorum.
Yıllar öncesi Aziz Nesin ‘’Toplumun yüzde atmışı aptaldır’’ diye boşuna söylememiş. Demek ki mürekkep yalamış insanlar boş konuşmuyorlarmış. Ben bu aşamada söyleyecek başka bir söz bulamıyorum. Fakat emin olun ki, 7 Haziran akşamı söyleyeceğim çok şey olacak.
Yarın tekrar görüşmek üzere esen kalın.02.03.2015